21 Ekim 2009 Çarşamba

os.... çiçeği


Ne zamandır kaktüslerimle ilgilenemedim.Renk renk sardunyalar aklımı almıştı yaz boyunca biliyorsunuz.Bunlar banim mutfak camındaki kaktüslerim.Bu yaz başı Nurçiçek Ayfer'den alıp dikmiştim bu saksılara.Aslında saksı değil ,gördüğünüz bu üçlü takım.B.İ.M. mağazasında mutfakta çeşitli şekillerde kullanılmak üzere ambalajlanmıştı.Ama ben iyiki saksı olarak kullanmışım.Çok güzel oldu bence.Ayrıca kaktüslerde bayağı büyüdü .Keşke bir tane daha alsaydım.Çocukların çalışma masasına koyardım.Kalem,fırça,makas gibi şeyler için.

Neyse gelelim kaktüsler.Ortadaki kaktüsü arkadaşım Benzegül vermişti bana.Saate benzeyen bir çiçek açıyor demişti.Tabi diktiğim sene açar diye düşünmemiştim.Resimde gördüğünüz konik şeklinde tomurcuklar yumurtladı geçenlerde.Sabırla bekliyordum.Gördüğünüz halinden bayağı irileşti.




Ve bir sabah birde ne görürüm.İlk önce uzaktan bir kelebek konmuş sandım.Ama değilmiş,süper bir şey.2-3 tomurcuk daha var.Hepsi aynı anda açsaydı,görüntüyü düşünemiyorum.Annem gelmişti o gün.Anneme gösterdim.Annem bana ''ne duruyorsun,öp şu çiçeği(!) ''dedi.Bende öptüm.Öptüm öpmesine ama bir koku geliyor,nasıl anlatsam,sanki saksının içinde bir lağım patlamış.İster inanın ister inanmayın,çiçek işte böyle kokuyor.Ama ertesi gün koku geçti.Fakat görüntüsü kokuyu bastırdı.Ne dersiniz?











Hiç yorum yok: